Marmoulak / The Lizard / Kertenkele Replikleri

09:36 Aklı başında gezen aptal 0 Comments


Mahkum: Ah zavallı sıkışmış. hey, onu kurtaramaz mısın?
Gardiyan: Denedim ama gömleğim yırtıldı, bak.
Mahkum: O zaman öldür de acısına son ver.
Gardiyan: O zamanda kurşunların hesabını veremem. yoksa her gün 10 karga vururdum.


Karanlıklar içinden kurtuluş konusuna devam edeceğiz. bunun için Pulp Fiction filmine bakacağız. Tarantino’un dediği gibi, ”allah nereyi isterse orada olurum.” (Tv’de program sunan bir molla)


Mücteba: bir soru!
Rıza: buyur.
Mücteba: hocam kuzey kutbunda altı ay gece, altı ay gündüzdür. gece ve gündüz namazlarını nasıl kılacağız orada.
Rıza: kuzey kutbu’na otobüs bileti almış da hemen yola çıkacakmışsın gibi konuşuyorsun. bu konuda alimler arasında ihtilaf vardır. bazıları müslümanların asla kuzey kutbu’na gitmemesi gerektiğini söyler. çünkü biz sıcak iklimlerin insanıyız ve soğuk hava bizi rahatsız eder. allah korusun, soğuktan donabileceğimiz bir yere niye gidelim ki?
mücteba: hocam peki, eğer müslümanlar ile kuzey kutbu arasında bir savaş çıkarsa, esir düşen müslümanların hali ne olur?
rıza: evet, bu da diğer alimlerin söylediği şey. altı aylık gece boyunca kıldığınız namazlar gece namazı sayılır. kuzey kutbu’nun canı cehenneme. en iyisi namazınızı kendi ülkenizin saatine göre kılın.
Mücteba: peki eğer…
Rıza: mesele kapandı, yoğurdunu ye.

Kertenkele Rıza camide cemaate vaaz verirken:

Bu gün Pulp Fiction (ucuz roman) filminden söz etmek istiyorum. evet, film tarantino birader tarafından çekilmiş. Kendisi büyük ehl-i kitap sinemacılardandır.


Rıza: mücteba’nın bu soruları nereden bulduğunu bilmiyorum. ancak müslümanların bunları bilmesinde yarar var. uzayda ibadetler nasıl yapılır? insanlar artık uzayda dolaşıyor. eğer bayan bir astronotun bedeni erkek astronotun bedenine değerse, bir sorun çıkmaz. ama onları bir nikah akdiyle birleştirmek gerek. güvenli olması için, uzaya çıkmadan önce. bu tür durumlarda uzay gemisindeki su azlığı nedeniyle gusül de gerekmez.


Fazlı bey: hocam, uzay için bu doğru. ancak dünyada yerçekimi olduğundan, bir kız ile oğlan arasındaki ilişki sorunlu olur.


Rıza: hayır, fazlı bey. öyle görünüyor ki, sen gençliğinde her türlü mutluluğu yaşadın. şimdi ise gençlerin sırası gelince papa’dan daha katolik olmuşsun. efendim, biz gençlerin de kalbi yok mu? fazlı bey, senin zamanında 10 bin tumana bir kadınla evlenebiliyordun. bu zamanda bu paraya bırakın evlenmeyi kerhaneye bile gidemezsiniz. gençler ne yapsın peki? herkesin uzaya gitme imkanı yok. inanın ben bile bazen…

Mücteba: hocam, korku filmi izledikten sonra korku namazı kılmak gerekir mi?

Rıza: korku filmi izlerken altına kaçırabileceğinden senin için taharet gerekir. sonra da abdest al. yazma, git de abdest al!!!

Dünyadaki insan sayısı kadar Allah’a ulaşma yolu vardır!


– cehennemde bile bana yer yoktur.
+ hayır, sevgili kardeşim. insanların sayısı kadarınca allah’a ulaşmanın yolları vardır.
– ne?
+ diyorum ki, insanların sayısı kadarınca allah’a ulaşmanın yolları vardır.
– bunun anlamı ne?
+ yani, allah kulunun yüzüne tüm kapıları kapatmaz. umutsuz olma.
– bağışla ama siz hocalar sürekli vaaz vermek zorunda mısınız?
+ hayır, tek vaaz veren biz değiliz. dinle! [bu kısım küçük prens adlı kitaptan okunur] insanlar, her şeyi marketlerden alır. ancak dost satan marketler olmadığından dost satın alamazlar ve yalnızlık çekerler. eğer bir dost istiyorsan, gönlümü al. sordu: “peki gönül almak nedir?” cevap verdi: “insanlarla yakınlaşmak demektir.” bu ise günümüzde tamamen unutulmuş bir şeydir. tekrar sordu: “bunu nasıl yapabilirim?” cevap verdi: “sabırlı olmalısın, hem de çok.”
– hadi ya! demek dünyanın her yerinde vaizler var.
+ evet, sevgili kardeşim, haklısın.


Ahmaklığın için Allah’ı suçlama.


Sadece Allah, insanlara ayrımcılık yapmaz.


İnsan sadece insan olduğu için saygıya layıktır. Güzel kıyafetler ona değer katmaz.


Dünyada hiç kimse yoktur ki, onu Allah’a ulaştıracak bir yol bulmasın.

0 yorum: